Sarıidris'in Gizemli Geçmişi: Malos Antik Kenti ve Kaşerenler Tapınağı

Türkiye'nin göller bölgesi olarak bilinen Isparta'da, Eğirdir'in sakin sularına bakan bir tepede, binlerce yıllık bir tarihin sessiz tanıkları yükseliyor: Malos Antik Kenti. Bu yazımızda, antik çağların izlerini taşıyan bu gizemli kenti ve onunla bağlantılı olan Kaşerenler Tapınağı'nı keşfe çıkacağız. Kaynaklardan derlediğimiz bilgiler ışığında, bu toprakların geçmişine bir yolculuk yapacağız.

Malos Antik Kenti: Bir Dağ Kentinin Hikayesi

Eğirdir'in Sarıidris kasabasında, Göynücek mevkii olarak bilinen tepede yer alan Malos Antik Kenti, tarih sahnesine Helenistik ve Roma dönemlerinde çıkmış bir yerleşim yeri. Kentin kuruluşu kesin olarak bilinmese de, M.Ö. dönemlere kadar uzandığı kabul ediliyor. Anadolu'nun dört "Males"inden biri olarak anılan bu kentin varlığı, Yalvaç'ın batısında bulunan Sağır Köyü'ndeki Tekmorian yazıtlarından da anlaşılıyor. Hieorokles’in kayıtlarında ve kilise kayıtlarında da adına rastladığımız bu antik kent, o dönemdeki önemini gözler önüne seriyor.

Mimari İzler ve Savunma Yapıları

Malos, yüksek bir tepe üzerinde kurulmuş, bu da ona doğal bir savunma avantajı sağlamış. Kentin akropolü, Helenistik ve Roma dönemlerine ait surlarla çevrili. Tepenin doğu yamacında ise, kayalara oyulmuş basamaklı bir toplantı alanı bulunuyor. Bu alan, antik dönemde önemli kararların alındığı ve sosyal etkinliklerin düzenlendiği bir yer olabilir.

Kentin sur duvarları, moloz taşlarla çift duvar tekniği kullanılarak, aralarında horasan harcı ile inşa edilmiş. Köşelerde ise düzgün kesimli blok taşlar kullanılmış, bu da yapının sağlamlığını artırmış. Günümüzde hala ayakta duran sur kulelerinden biri, geçmişin ihtişamını gözler önüne seriyor.

Kaşerenler Tapınağı: Kutsal Bir Mağaranın Önünde

Malos Antik Kenti'nin yaklaşık 1 kilometre kuzeybatısında, Kaşerenler Tepesi'nde bulunan tapınak, dikkat çekici bir yapı. Tapınağın doğu duvarı ve kapısı hala ayakta. Tapınağın hemen arkasında bir mağara bulunuyor. Bu durum, tapınağın inşa edildiği dönemin inanç sistemini yansıtıyor. Kareye yakın planlı tapınağın podyum kısmı, düzgün kesimli bosajlı dikdörtgen bloklardan oluşuyor ve dört sıra halinde günümüze ulaşmış durumda.

Tapınağın doğu duvarındaki kapı lentosunun üzeri, iç bükey yatay silmelerle süslenmiş ve köşelerinde palmet motifleri yer alıyor. Bu süslemeler, tapınağın sanatsal değerini ve önemini vurguluyor. Benzer şekilde, bölgede bulunan Aksu Zindan Mağarası önündeki Eurymedon Kutsal Alanı gibi, Kaşerenler Tapınağı da bir mağaranın önünde inşa edilmiş. Bu durum, mağaraların antik dönemde kutsal mekanlar olarak kabul edildiğini gösteriyor.

Tarihi Bir Sit Alanı

Malos Antik Kenti ve Kaşerenler Tapınağı, 14 Şubat 1997'de Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak tescil edilmiştir. Bu da bölgenin tarihi ve kültürel önemini koruma altına almıştır.

Sikkeler ve İmparatorluk İzleri

Kaşerenler Tepesi'ndeki mağara önünde bulunan tapınak alanında M.Ö. 1. yüzyıldan itibaren sikke basıldığı biliniyor. Bu sikkelerin bir yüzünde imparatorun portresi, diğer yüzünde ise Herakles'in sopası bulunuyor. Bu da Malos'un Roma İmparatorluğu dönemindeki önemini gösteren bir kanıt.

Malos Antik Kenti ve Kaşerenler Tapınağı, Eğirdir'in zengin tarihi dokusunun önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu antik kent ve tapınak, geçmişten günümüze ulaşan mimari kalıntıları, tapınma ritüelleri ve imparatorluk izleriyle, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Eğer yolunuz bir gün Eğirdir'e düşerse, bu gizemli antik kenti ve tapınağı ziyaret etmeyi unutmayın. Tarihin fısıltılarını dinlerken, geçmişle kuracağınız bağ, sizi büyüleyecektir.